Belçika'nın Bruges kentini dolaşırken bazı evlerin pencerelerinin duvarla örülmüş olması dikkatimi çekti. "Pencere Vergisi"'nden olmasın? dedim. Öyle çıktı.
18.yüzyıl başlarında İngiltere hükümeti gelirlerini arttırmak için yöntemler arıyormuş, o zaman gelir vergisi yok. "Ne yapsak ne etsek hazineye para akıtsak?" derdine düşen yöneticiler sonunda evlerin pencere sayısına göre vergi koymaya karar vermişler.
Pencere sayısı 10'a kadar olan evler "pencere vergisinden" muaf tutulmuşlar, 10'dan fazla penceresi olan evlere de pencere başına vergi konmuş. Niye mi? Eee sayması kolay, toplanması kolay vergi Caddede yürürken evin kaç penceresi var sayıp kapıya dayanıyorsunuz ver bakalım pencere vergisini diye. Halk bakmış, tek kaçış çaresi pencereleri kapamak. Öyle yapmışlar, binalarda içeri ışık girmesi için gerekli olmayan pencereleri örmüşler. Tıpkı yukarıdaki Bruges evinde olduğu gibi. Eee pencere sayısı 10'un altına inince vergi ortadan kalkıyor haliyle. İngiltere'de başlayan bu vergi türü Fransa ve Belçika'ya da yayılmış. Ve 50 sene kadar yürürlükte kalmış.
Taşla örülmüş pencerelerin arkasındaki hikaye bu.
Simdigezelim.com'a abone olan 5000'den fazla kişiye siz de katılarak daha keyifli, daha ekonomik ve daha güvenli bir gezi için gerekli bilgileri kaçırmayın. Abonelik için buraya gidiniz.
Simdigezelim.com'daki içerikten yola çıkarak yazılan üç kitaba göz atıverin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Google, Blogger yada OpenID hesabınızla girerek yorum bırakabilirsiniz. Spam yorumları siliyorum, gireceğiniz dış linkler takip edilemez. Teşekkürler
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.