Afrika’da bağımsızlığını ilk ilan eden ülke olan Gana bir çok bakımdan komşusu olan diğer Batı Afrika milletlerinden daha iyi durumda. Ekonomi daha iyi, eğitim daha iyi, güvenlik daha iyi, demokrasi daha iyi çalışıyor. Afrika’da örnek ülke olarak gösteriliyor ve bir çok batı ülkesi tarafından destekleniyor. Buna karşın komşularından daha kötü olduğu bazı şeyler de var. Mesela son yirmi sene içinde otuzdan fazla kişinin linç edilmesiyle son bulan “Biri penisimi çaldı!” vakaları.
Gana’nın başkenti Akra üç milyonluk bir şehir. Deniz kıyısını saymazsak diğer Afrika şehirlerine göre oldukça temiz ve düzenli. Deniz kıyısı tam bir çöplük ve parası olan denizden olabildiğince uzağa taşınıyor. Ocak ayında uğradığım Akra’da hava alabildiğine boğucu. Hava her zamanki gibi sıcak ama rahatsızlık verici boyutta değil, daha önemlisi bu mevsimde kuzeyden gelen güçlü rüzgarların sürüklediği toz bulutları şehrin üzerini örtmüş durumda. Harmatan rüzgarları Sahra çölünden kaldırdıkları tozları gana’nın kuru mevsimi boyunca ülke üzerine indiriyorlar. Gana’ya bu gelişim iki gün gecikti çünkü uçuşlar harmatanın görüş mesafesini düşürmesinden dolayı iptal oldu.
Akra’ya gelipte üç yeri görmeden geri gitmek olmaz. Birincisi Hollandalı, Portekiz ve İngiliz sömürgecileri gören Osu kalesi. İkincisi şehir merkezindeki Gana’yı bağımsızlığına kavuşturan Kwame Nkrumah adına dikilen anıtı. Ve üçüncüsü ise Makola pazarı. Makola pazarını en sona bırakmanızı tavsiye ederim çünkü ilginç görüntülerin oldukça fazla olduğu bu yerde daha fazla zaman harcamak isteyeceksiniz. Pazarın civarında ise Afrika'dan tipik görüntüler ard arda; trafik sıkışıklığı, dilenenler, yol kenarındaki açık hava lokantaları, motosikletler, Harmatan fırtınasının etkisiyle renk değiştirmiş kirli binalar, yol kenarında tamirciler... Türkiye’de beyaz eşya kampanyalarında toplanan eski buzdolabı ve TV lere ne olduğunu merak ettiniz mi? Ben söyleyeyim, eski Vestel'ler Gana'ya... Bir sokak boyunca eski Vestel satan ikinci el eşya satıcıları...
Batı Afrika kültüründe büyücülüğün önemli bir yeri var. . Örneğin Gana’nın yakınındaki Togo’da halkın yarısından çoğu, Benin’de ise beşte biri “hangi dindensin?” sorusuna “ Vudu! ( karabüyü) “ olarak cevap vermektedirler. Togo’da kaza yerinde kan izleri kalırsa polisin görevlerinden biri kanın karabüyüde kullanılmasını engellemektir. Bundan dolayı kalan kan izleri yok olan dek benzinle yakılmaktır. Her ne kadar Gana nüfüsunun çoğunluğu sorulduğu zaman Hristiyan ya da Müslüman olduklarını ifade etseler de geleneksel inanışlar halen devam etmektedir. “Penis çaldırma” olayları geleneksel inançların Gana toplumunda halen güçlü bir şekilde yaşadığının iyi bir göstergesidir. Genelde bu tür olaylar bir erkeğin birdenbire “şu adam büyücü, penisimi çaldı” şeklinde ortaya çıkıp halkı galeyana getirmesiyle başlamakta ve büyücünün daha fazla zarar vermesini engellemek isteyen halkın onu yakması ya da döverek öldürmesi ile son bulmakta. Son zamanlarda bu olayların Gana’da daha az görülüyor çünkü polisin artık suçlamayı yapan kişiyi tutuklamaya başlamasıdır. . Otuz kişiden fazla insanın linç edilmesine yol açan “penis çalma” olaylarının polis araştırmasında çalınan herhangi bir şeye rastlanmamıştır. Ama penisini çaldırdığını söyleyeni ikna etmek hiç kolay olmamıştır.
Diyeceğim o ki Gana’ya yolunuz düşerse hırsızlara aman dikkat!
----------------------------------------------------
Bu blogda yayınlanan yeni yazıların size otomatik olarak e-postalanmasını isterseniz linke tıklayarak ŞİMDİ GEZELİM'e abone olabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Google, Blogger yada OpenID hesabınızla girerek yorum bırakabilirsiniz. Spam yorumları siliyorum, gireceğiniz dış linkler takip edilemez. Teşekkürler
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.