Japonya'nin Fukuoka kentinden deniz otobusuyle Kore'nin Busan kentine varmam uc saat suruyor. Gumrukte gorevli diger yabancilarin pasaportlarina sikkin sikkin bakarken benim pasaportuma bakinca kafasini kaldirip bakiyor sonra cat pat bir Ingilizce ile " welcome , we are sisters ( hosgeldin, biz kizkardesleriz) " diyor. Herhalde Ingilizcesi yeterli degildi, aslinda Kore savasindan dolayi "we are brothers ( biz erkek kardesleriz) " demek istedi diye dusunup geciyorum. Sonradan ogrendim ki biz cidden kizkardesmisiz: Istanbul ile Busan kardes sehirlermis, Ingilizce olarak "sister cities", gorevlinin ne kastettigini ancak uc gun sonra cakiyorum, aferin bana.

Busan yaklasik 3.5 milyon nufusuyla Kore'nin buyuk sehirlerinden ve en onemli limanlarindan. Daglarin arasindaki dar bir vadiye kurulan sehirde zaman zaman binalar fazlasiyla ic ice girebiliyor.

Gece butun kusurlari ortuyor: sehir canlanip daha guzel gozukmeye basliyor.
Geceleri canlanan baska bir seyde sokakta kurulan seyyar lokantalar. Busan acikhava lokantalari ve cig balik yemekleriyle unlu. 






Balik pazarindan sonra sebze meyve almak icin Bujeon'a ugrayabiliriz. Gukje pazarinda hem Kore hem yabanci mallardan genis bir yelpaze bulmak mumkun.
Plastik terliklerden Armani elbiselere kadar hersey kaldirimlara yigili musteri bekliyor.
Sehrin bir cok yerinde bir cesit tursu olan , Korelilerin milli yemegi, Kimci saticilari var.Onlarca cesidi olan Kimci konusunda Koreliler cok secici. Herkesin sevdigi degisik bir cesit Kimci olunca tipik bir Kimci tezgahi onlarca farkli ve rengarenk mamulle doluyor.
...



Merhaba,
YanıtlaSilBende ocak ayinda Seoul'a gidiyorum. Bir hafta kalicam, Busan'ada gitsem mi diye karar veremedim henuz. Fotograflarin ve yazin gitme istegi uyandiriyor!
Canan