Yildizlara dokunmak: Atacama Colu (Sili)

Atacama colu dunyanin en issiz bolgelerinden biri. Dunyanin en kuru colu olan Atacama ayni zamanda en fazla bulutsuz gun sayisina sahip yerlerden biri. Butun bu ozelliklerin uzerine birde 2500 metrenin uzerinde yer almasi eklenince tam astronomlarin duslerindeki yer oluyor. Cunku 2500 metreden sonra incelen hava yildizlarin ve diger gok cisimlerinin daha iyi gozlemlenmesine izin veriyor. Dunyanin en buyuk teleskopu zaten Sili'de simdide dunyanin en buyuk radyo-teleskopu San Pedro de Atacama yakinlarina kuruluyor http://www.eso.org/public/ . Yildizlara dokunmak isteyen digerleri gibi ben de yolumu Atacama'da San Pedro sehrine dusurdum.

4200 metredeki Arjantin sinirinda islemleri tamamladiktan sonra Sili'ye hosgeldiniz yazisinin yanindan geciyoruz. Gumruk binasi arayan gozlerim 160 km sonra emeline ulasiyor. Sili sinirindan 160 km ye kadar iceriye ne bir yerlesim yeri ne bir benzinci ne bir magaza var. Hicbir sey yok. Sili siniri fiili olarak 160 km iceride kabul etmis. San Pedro, toprak evleri ve tozlu sokaklari ile tam bir col kasabasi nufusu 5000 kadar. Son zamanlarda Bolivya yonune giden turistlerin durak noktasi haliine gelen San Pedro'nun merkezi turizm acenteleri, lokantalar, hediyelik esya saticilari ile dolmus. Sehrin hemen disinda Ay vadisi ve Olum vadisinde gitmek ve mesela kumda kaymak (sandboarding) , ata binmek mumkun. Benim buraya gelme sebebim ise dedigim gibi yildizlara dokunmak...




San Pedro'da geceleri gokyuzu hicte Istanbul'dan , Ankara'dan, Adana'dan, Van'dan bakmaya benzemiyor: hava olabildigine acik, bulut yok, gorunen yildizlari etlkileyebilecek isik kaynagi cok az. Gokyuzune baktigimda 100-150 yildiz gormeye alisan ben San Pedro'da sasirip kaliyorum, meger ne kadar da coklarmis. Gokyuzu isil isil. Samanyolu, gezegenler, farkli isikli binlerce yildiz, doguda, batida, kuzeyde, guneyde, beynimin icinde... Ohhh, butun gece oturup seyredebilirim... Bir de su isiran col sogugu olmasa.


Alain, seneler boyu Fransa ve Amerika'da calismis bir astronom/muhendis. Sonunda hayallerinin pesinden gelip dunyanin en iyi gozlem noktalarindan birinde kendi isini acmis. Bir astronom kendi basina nasil mi is yapar? Alain, her aksam meraklisina gokyuzu turlari yaptiriyor. Evinin bahcesine kurdugu turistik gozleme ayrilmis en guclu teleskop kumesi ile gezegenleri, yildizlari, galaksileri anlatiyor. Her soruya cevap veriyor ( http://www.spaceobs.com/) . Amerikalilara laf atiyor, Fransiz milliyetciligi yapiyor, yerlilerle ilgili gozlemlerini ve son besbin senedeki astronomik gelismeleri bolgelerine gore anlatiyor. Sadece anlatmiyor, bir yildizla ilgili sorumu sordunuz? Ilk once elindeki lazerle yildizin gokyuzundeki yerini asagi yukari gosteriyor sonra da teleskopu ona cevirip herkese gosteriyor. Saturn' un halkalari ? Mars'in yuzey sekilleri? Takimyildizlar? Takimyildizlar deyince ayni takimyildiza Cin'lilerin, Araplarin, Yunanlilarin, Inkalarin verdigi isimler farkli ve cok renkli. Alain'e gore verilen isimler astronomlarin o ara ictikleri keyif verici maddelerle yakindan alakali. “ Baska turlu bunu nasil bir akrepe, sunu da insan kafali bir ata benzetebilirsiniz ki? “ derken lazerle takimyildizlari gosteriyor. Uc saatlik yildizlara dokunma turu teleskopun aya cevrilmesi ile sona eriyor. Hic bu kadar yakindan Ay'a bakmamistim. Hemen teleskoptan fotografini cekiyorum, bir daha nerede yapabilecegim bunu? Mest bir sekilde hostele yollaniyorum.


Bulutlar, yildizlar derken yukseklerde dolasmaya iyice alistik di mi? Devam ediyoruz o zaman, Bolivya'nin yuksek yaylalarinda dolasacagiz biraz. Siki giyinin, cok soguk oluyormus.



Iki not: 1) Evet iki ay resmide birbirine cok benziyor. Kac defa ay resmi cekerim ki ? Gormemisin iki ay resmi olmus ikisini de basmis.

2) Bulutsuzluk Ozlemi´ne selam. ¨Siliýe ozgurluk¨ sarkisini yazip zamaninda beni Sili ve sonra dolayisiyla Atacamaýa tanistirtirdiklari icin. Tabi MP3 calarda ne var diye sormuyoruz.

Arjantin'e nasil gidilir, nasil gezilir, ne zaman gidilir, ne kadar harcanir, nerede kalinir, hangi yeme icme ve tatil mekanlari iyidir?

Vize

Arjantin, Turklerden vize istemiyor. Ulkeye giriste doldurgunuz turist kartini ulkeden cikarken de gormek istedikleri oluyor, gumruk kapisina uygulama degisiyor. Siz de kartinizi saklayin.

Ucak Bileti

Turkiyede http://www.ekobilet.com/, yabanci olarak http://www.kayak.com/ , http://www.edreams.com/ , http://www.expedia.com/ ucuza bilet temin etmenize yarayacak siteler. Arjantin'e olan ucuslarda ABD uzerinden transit gelinebiliniyor ( vize gerekli). Baska bir alternatif ise Frankfurt ( transit vize gerekli), ya da Ispanya uzerinden gecip ABD'ye hic girmemek. Arjantin Havayollari pek guvenilir degil, sik sik ucus saatlerinde degisiklik ve ucus iptalleri oluyor. Ulke icinde ucaklar pahali.

Bilet fiyatlari tatil gunleri, resmi gunler, bolgesel kutlamalar ve bunun gibi nedenlerle gunluk olarak degisebilir, bundan dolayi birden cok kaynaga degisik zamanlarda bakmak yararli olur.

Ne zaman gitmeli?

Arjantin mevsimsel sicakliklar ilk once bolgeye bagli sonra da mevsime. Arjantin'in kuzey kesimleri kis aylarinda deniz kenarinda iliman kaliyor, ayni anda guneyde Patagonya'da yogun kar yagisi goruluyor, yukse kesimlerde yollar kapaniyor. Patagonya'ya gidecekseniz zevkini cikarabilmeniz icin yazin gitmeniz gerekiyor, ama bu durumda da ozellikle Aralik-Ocak aylarinda otel ve ulasim icin yer bulmak zor olabiliyor. Bu aylarda yer ayitmadan yola cikmayin.

Ne kadar harcarim?

Kucuk sehirlerde gunde 25 dolar yeterli olabilirken turistlerin fazla oldugu El Calafate gibi sehirlerde ve Buenos Aires'te 35-40 dolara hostellerde kalarak dolasabilirsiniz.

Nasil gezmeli? Tatil mekanlari

Ulke buyuk oldugu icin otobus yolculuklari uzun suruyor.Via Bariloche ve Andesmar gibi firmalarin otobusleri uzun mesafelerde rahat, sicak yemek, iki dilde video ve genis, iyice yatan koltuklari var. Buenos Aires'ten yola cikacaklar otobus firmalari ile ilgili olarak otobus terminalinin resmi sitesine bakabilirler.

Bazi hatlarda bu firmalarin otobusleri bile iyi olmayabiliyor, en guncel durumu kaldiginiz hostel, otelden ogrenebilirsiniz. Arjantin'in gezginler icin iyi bir yani hostellerde bedava internetin yani sira bedava kahvalti, bedava mangal ve bazi yerlerde bedava bira bile olmasi. Anlayacaginiz rekabet yuksek. Genelde www.hostelworld.com dan buldugunuz kalacak yerler iyi oluyor.

Ulkede gorulecek cok yer var: Buenos Aires, Iguazu selaleleri, Patagonya, Ushuia, El Calafate, Perito Moreno buzulu, Salta, Bariloche ve Mendoza bunlardan baslicalari.

Yoldan portreler: Wall Street´i birakip iki senelik dunya turuna cikan Petra


Petra, Amerikali ( Singapur kokenli olmasi ve devamli fotograf cekmesi sayesinde insanlar daha cok Japon oldugunu saniyorlarmis, dogru ben de oyle sandim), 27 yasinda, Wall Street'de servet yonetimi uzerine calisiyormus. Sonra bakmis yollar onu cagiriyor, iki senelik bir dunya turu icin kendini yollara vurmus. Yolculugun son alti ayina girmis durumda, ABD deki ekonomiyle ilgili sorunlar cozulmezse belki zorunlu olarak gezimi uzatacagim diyor. Ushuaia Tierra del Fuego Milli parkinda yururken , Petra'da klasik iki sorumuzdan nasibini aldi. Yagmur konusmamiza izin vermeyecek kadar hizlanana kadar cevapladi.

-Petra, sence hayattaki en onemli uc sey nedir?

Mutlu olmak ve bunun devamli olmasi. Insan niye yasar ki? Sefalet icinde surunecegim ve kendimi hep kotu hissedecegin bir hayati ister misin? Kimse istemez. Insan dunyaya mutlu olmak icin gelir. Hayatin ana amaclarindan biri en uzun sure mutlu olmaktir. Ornegin beni bu ara yolculuk etmek mutlu ediyor. New York'ta oturuyor olsaydim -ki bir cok insanin ruyasi bu- cok mutsuz olurdum. Insan kendisini neyin mutlu ettigini bilip pesinden gitmeli. Ben gidiyorum.

Saglik. Sagligim iyi olmasaydi bu yaptiklarimdan cok zevk alamazdim. Insan kendine iyi bakmali.

Ve sonuncusu ise arkadaslar ve aile cevren. Insani cevresi cok etkiliyor. Seni elestirerek kendine olan guvenin yok edebilir, ovup olmayan yetenegini ortaya cikarabilirler. Cevremin destegini kendimde hissetmek iyi bir sey. Yola cikmadan babam isi birakmama cok karsi cikti, ama kotu bir sey de demedi. Bu onemli bir seydi benim icin.

- Peki hayatta ogrendigin en onemli sey nedir?

Degisimden kacamazsin. Istedigin kadar kork, istedigin kadar karsi cik. Degisim hep gelecek, bunu bilip degisikli oldugunda uyum gostermek gerekli korkup kosene sinmemek lazim. Arkadaslarla telefonda konusuyoruz, ekonominin asagi gitmesinden cok rahatsizlar. Wall Street'te olunca tabi daha fazla etkilerini hissediyorlar, ama bugun asagi giden ekonomi yarin yukari gider. Degisim kotu bir sey degil, degisememek kotu bir sey.

Bulutlara yolculuk (Arjantin)




Salta, kuzey dogu Arjantin´de yaklasik yarim milyon nufusu olan sevimli bir sehir. Arjantinliler sehri oylesine seviyorlar ki takma adi ¨Guzel Salta¨. Salta 16 yy.da Ispanyollar tarafindan kurulmus. Sehir eski binalarini halen korudugu icin ve dogal guzelliklere yakin oldugu icin Arjantin´de son zamanlarin en populer tatil kentlerinden. Salta´dan yakindaki sarap uretim merkezi Cafayeteýe gidebilir, Cacti´de yilda sadece 1 santim buyuyen 3-4 metrelik kaktuslerin yasina ¨vayy bee¨diyebilir, Salta meydanindaki guzel kafelerden birinde soluklanabilir, teleferikle Saltaýa tepeden bakabilir, Purmamarca kasabasindaki rengarenk tepelerde uzun yuruyusler yapabilirsiniz.




Ya da... Bulutlara yolculuk edebilirsiniz.





Salta, unlu ¨Bulutlara Giden Tren¨in baslangic noktasi. Tren bulutlari arkada birakip 4200 metreye ciktigi icin bu adi hakketmis. 2005 yilinda tren seferleri durdurulmus, demiryolu bakim calismalarinin bu sene baslamasi bekleniyor. Ek bilgi icin:


http://www.welcomeargentina.com/paseos/tren_nubes1/index_i.html . Eee, tren yok diye bulutlarin uzerine yolculuk etmeyecek miyiz? Tabii ki edecegiz.

Yerel firmalardan biri uzeri acilan ozel yapim bir kamyonla foto safari duzenliyor( www.movitrack.com.ar ). Bugun onlarla 1200 metreden 4200 metreye cikip sonra inecegiz, hadi bakalim.

Sabahin altisinda Movitrack'a dolusup Salta'dan tren yolunu izleyerek Sili sinirina dogru yola cikiyoruz. Fotograf cekmek isteyenler aracin ustunu acarak ayaga kalkiyorlar, bu sekilde her yerde fotograf cekme imkanimiz oluyor. Tabi aracin icinin ruzgar tuneli gibi oldugunu soylemeye gerek yok.

Aracimiz daha yukari ciktikca bitki ortusu fakirlesmeye basliyor: agaclar yokolup yerlerini kaktuslere ve kucuk boylu calilara birakiyor.
Bu ayni zamanda eseklerin yerini Vicuña'ya birakmalari anlamina geliyor. Daha asagi yuksekliklerde koyluler gecim icin lama ve esek yetistiriyorlar. Vicuñalar evcillestirelemeyen ve oldukca degerli yune sahip ceylan benzeri guzel hayvanlar. Arada bir yol kenarinda baslrini gosterip kamyonun gurultusunden kaciyorlar. Daha fazla bilgi isteyenler http://www.blueplanetbiomes.org/andes_animal_page.htm . Genc Vicuñalarin yunlerinin kilosu 500 dolara kadar alici bulabiliryor, su gecirmeyen bu yunler ayni zamanda boyanamiyor, leke tutmuyor ve ilk gunku ozelliklerini cok uzun sure koruyor. Bundan dolayi Arjantinliler Vicuña yununden yapilma bir kazak alirken cocuklarina kalsin diye de dusunuyorlar.



Aracimiz 3000 metreye ulastiginda Puno denen yuksek col bolgesine giriyoruz. Bu bolgede su cok az, gunduzleri guneste gercekten sicak ama golgeye girer girmez buz gibi. Genelde yerlilerin yasadigi bu bolgede yasam oldukca basit. Ekmek halen tandirlarda yapiliyor, tuvaletler disarida, su yok, elektrik yok, sadece hayvanlara dayali basit bir yasam var. Puno da cok az sayida agac oldugu icin ve yakacak fazla bir sey olmadigi icin evlerde isitma yok. Yemek yapmak icin bile yakacak malzeme bulmakta zorluk cekiliyor. Bu durumda yandaki aleti kullaniyorlar. Aynali bir uydu antenini andiran bu alet aslinda bir gunes ocagi. Tam ortaya konan yemek tenceresi yansiyan gunes isiklarinin isisiyla 8-10 saatte pisiyor. Aksam yemegini iki dakikada yapayim diyenlerdenseniz yandiniz gitti.

Koyler 8-10 evlik kucuk yerlesimleri gecmiyor, cunku cevrenin kaynaklari ancak bunu kaldiriyor. Evler camur, tezek karisimi bir malzemeden yapiliyor. Bu malzemenin isi yalitimi iyi oldugu icin evde isinin fazla yukselmesini ya da dusmesini engelliyor. Iyi de ediyor cunku evlerde soba ya da baska bir isinma araci yok. Hava sogudu mu battaniye sayisini arttiriyorsunuz.

Bu kucuk koylerin bir kisminda kilise var:kucuk olduklari icin papazlari yok. Bu kiliselere yilda sadece bir gun papaz ugruyor. Evlenmeler iste bu zaman yapiliyor, cocuklar vaftiz ediliyor. Arjantinliler Puno'da olmek icin papazin gelecegi yilda bir gunun beklenmesi gerektigini belirtip cok hasta olanlarin Puno'ya kactigini soyluyorlar. Valla ben onlarin yalancisiyim.

Giderek daha yukariya cikarak bulutlari asagida birakiyoruz. Aracimiz sonunda 4170 metreye ulasiyor. Bu noktada Turkiyede bulunan 435 dagin biri disinda 434 unden daha yuksege cikmis oluyoruz. Merak edenler icin buyuk bir parantez acip Turkiyenin en buyuk daglarinin yuksekliklerini yazalim: 1) Büyük Ağrı Dağı (Ağrı) 5165 m. , 2. Cilo Dağı (Reşko Tepesi) (Hakkari) 4135 m. , 3. Süphan Dağı (Bitlis) 4058 m. , 4. Kaçkar Dağı (Rize) 3971 m. , 5. Erciyes Dağı (Kayseri) 3917 m.


Bulutlara degdikten sonra Salta'ya donus basliyor. Cok virajli olan yolda onlarca kaza enkazinin yanindan gecerek anayola cikiyoruz. Simdi biraz dinlenmek gerekli, Salta da yeteri kadar dolastik, bulutlara bile ulastik. Bulutlarda durucak miyiz? Ya yildizlar? Yarin yola cikiyoruz, yildizlara dokunmamiz lazim da.








































Bu adam ne yapiyor? Cevap (Arjantin)





c) Hediyelik esya satiyor.







Arjantin Salta´da tuz golunde calisan bu adam gunes isinlarindan korunmak icin bu yontemi kullaniyor. Bolgedeki diger calisanlarda ayni yontemi mecburen kullaniyorlar, cunku tuz golunde iki seneden fazla calisanlarda deri kanseri riski cok yukseliyor. Musterisi ile konusan baska bir satici asagida.





Yoldan portreler: Jacobus, bisiklet ile 2 senelik tura cikmis emekli Hollandali

Jacobus Okkerman, 66, hastane yonetiminden emekli. Hollandali, Utrech´te oturuyor. 25 seneden beri tatillere bisikletle cikiyor. Bu kez daha buyuk bir yolculuga cikmis: Alaska- Arjantin. Bu mesafeyi iki senede sakin sakin almayi planliyor. Jacobus'a rastladigimda yolu neredeyse yarilamisti, 10 aydan beri yoldaydi. Granada´ da konustuk. Her zamanki iki soruyu sordum. Sorulara kisa ama acik cevaplar verdi.

-Hayatta en onemli uc sey nedir?

Alni acik yasayabilmek.
Baskalari icin iyi seyler yapabilmek.
ve bunlari yaparken gercekten kendin kalabilmek.

-Hayatta ogrendigin en onemli sey nedir?

Insanlar iyi. Kotu yanlarna bakmak onlari kotu yapabiliyor. Kendi haline birakip zorlamazsan butun insanlar iyi.

-O kadar yol geldin hic basina kotu bir sey gelmedi mi?

25 seneden beri basima hic kotu bir sey gelmedi. Arada ufak tefek esyalarim yokoldu tabi de, olacak o kadar yolculukta.

1980 lerin sonunda Turkiye de idim. Antalya'dan Mersin'e bisiikletle gittim. Anamur guzeldi.

Bisikletle gidince yoldaki insanlari, renkleri, kokulari daha yakindan gorup anliyorsun. ucakla gezenler cok sey kaciriyor.

Bu adam ne yapiyor?

Siz kucuk bir soru: resimdeki adam sizce ne yapiyor?

a) Grevde. Canindan korktugu icin yuzunu gizliyor.
b) Korku filmi ceviriyor.
c) Hediyelik esya satiyor.
d) Paparazzilerden kaciyor.
e) Bolgenin bagimsizligi icin savasan bir gerilla.

Evet, sizce bu adam ne yapiyor?



Karayipler, Orta Amerika ve Guney Amerika'ya nasil gidilir?

Bana gelen bir cok emailde dolastigim yerlere nasil gidebileceginizi, havayollarini ve diger masraflari soruyorsunuz. Elimden geldigi kadar cevap veriyorum ama en iyisi bilgi kaynaklarini vererek yol gostermek. Kullanacagimiz ucak sirketlerini ve yolculuk giderlerini cikarmak icin Ingilizce web sitelerine bakacagiz.

Asagida verilen bilgiler genel olarak butun bir bolge icin verilmistir. Kendi durumunuza en uygun plani yapmak icin lutfen yaziyi okuyup linkleri takip ediniz. Bu yaziyla genel olarak kaplanan ulkeler

Karayipler: Bahamalar, Jamaika, Antigua ve Barbuda, Barbados, Trinidad ve Tobago, Saint Vincent ve Grenadinler

Orta Amerika: Guatemala, Honduras, El Salvador, Nikaragua, Kosta Rika

Guney Amerika: Arjantin, Sili, Peru, Bolivya, Brezilya, Ekvador, Kolombiya, Venezuela

UCAK BILETLERI

Ucuz ucak biletleri icin www.kayak.com ya da www.expedia.com ' bakacagiz. Kayak.com genelde daha genis bir yelpazeye bakiyor ve daha ucuz fiyat veriyor. Bunun yaninda www.expedia.com un da avantajlari var, ucretsiz olarak uye olduktan sonra az sayida otel ve havayolundan aldiklari indirimlerden sizde yararlanabilirsiniz. Bu ikisine ek olarak bir de bizden bir site vereyim www.ekobilet.com , burasi da gayet makul. Istanbul'da 30 dan fazla da subeleri var, ben hizmetlerini kullandim, memnun kaldim.

Kalinacak yerler: otel ve hostel secimi

Oteller icin yine www.kayak.com , www.expedia.com , ek olarak www.octopustravel.com iyi kaynaklar. Ama bunlar otel ve fiyatlari yuksek ona gore. Daha hesapli yerlerde kalmak icin www.hostelbookers.com ve www.hostelworld.com a bakabiliriz. Bu ikisi hem hesapli hem de ayni hostellerde onceden kalanlarin oneri ve yorumlari var.


Yukarida adi gecen sitelerden ucus saatleri ve rota cikardiktan sonra sira vize durumuna bakmaya geldi. Bu sitede Turklerden vize istemeyen ulkelerin listesi var, cogunluk maalesef istiyor. Bazi ulkeler siz onlarin havaalanindan transit gecerken bile vize istemekte ( Almanya, Ingiltere, ABD gibi). ABD vizeniz varsa Ingiltere ve Almanya havaalanlarindan gecerken transit vizesi almaniz gerekmiyor, aksi takdirde lazim. Bileti almadan once en iyisi sectiginiz havayolunun Turkiye ofisini arayip bu konuda bilgi almak. Sonra olay vize almaya geliyor.

Nasil vize alinir?


En detayli bilgiyi konsolosluklar verecektir. Sunu hatirlamakta yarar var, bazi konsolosluklar digerlerine gore daha yavas olacaktir: Ispanya, Ingiltere gibi ulkelerden vize alacaksaniz 4 ila 6 haftaya is uzayabilir aklinizda olsun.
Bolge icinde seyahat etmeyi dusunuyorsaniz vize planlamanizi da yapmaniz gerekiyor, Turklerden vize istemeyen ulkelerin listesi burada.


Karayipler'e nasil gidilir?


Karayipler'de gitmek istediginiz ulke halen somurge olabilir ( Hollanda Antilleri, Ingiliz Virgin adalari vs). Buralara Avrupa'dan direk ucuslar var. Hollanda Antilleri icin KLM nin onlarca ucusu var mesela. Tabi bu durumda hem Hollanda hem Hollanda Antilleri vizesi almaniz gerekebilir, kontrol edin.

Bu kategoriye girmeyen diger Karayip ulkelerinin hepsine ya Miami ya Puerto Rico uzerinden ucuslar var. ABD vizeniz yoksa ve almakta gucluk cekiyorsaniz, Ispanya Iberia havayollari ile Madrid uzerinden Karayipler yapabilirsiniz. Dikkat: Iberia'nin adalar arasi ucusu yoktur, sizi mesela Venezuella'ya indirir, siz geri kalan rota icin bileti baska havayolundan alirsiniz.


Orta Amerika'ya nasil gidilir?


Miami ve Houston uzerinden bir cok ucus var. Yine Ispanyol Iberia bolgede aktif ama en cok secenek ABD li havayollarinda. Burada ulkeler arasi ucak bileti pahalidir, otobus ana ulasim aracidir. Internetten aldiginizdan daha ucuza bileti yerel acentalardan bulma sansiniz var, ama garanti degil. Orta Amerika'da Turklerden vize isteyen sadece Panama ve Meksika var, digerleri bugun itibariyla istemiyor.


Guney Amerika'ya nasil gidilir?

Miami ve Houston uzerinden bir cok ucus var. Yine Ispanyol Iberia bolgede aktif ama en cok secenek ABD li havayollarinda. Ingiliz havayollarina da bir bakin derim. Havayolu ile ulasim pahali, cok ulkeye ugramak istiyorsaniz ya otobus ile dolasacaksiniz yada www.oneworld.com

www.staralliance.com gibi sirketlerden “bolgesel ucus kuponlari” alacaksiniz, 5-6 ucusa sabit bir ucret odeyerek dolasmak isteyenler icin ideal bir cozum. Bu cozumun kotu yani istediginiz her rotaya sozkonusu firmalarin ucagi olmamasidir. Guney Amerika'da Peru, Surinam ve Guyanalar disinda Turklerden vize isteyen ulke
yok.

Blogdaki diger bilgi kaynaklari

Yukaridaki bilgilere ek olarak yurtdisinda ucuz ucak bileti ve ucuz otel bulmak uzerine tavsiyeler icin bu blogun diger sayfalarina gidebilirsiniz. Yurtdisinda ucuz tatil yerleri ile ilgili kisa bir notta blog iceriginde.


Simdilik bu kadar, hoscakalin.

Yoldan portreler: Omar, eski (11 senelik) proje yoneticisi, yeni (2 aylik) rehber

Omar, Israilli, 37 yasinda. 11 seneden beri yaptigi proje yoneciligi isini birakip 2 ay once turist rehberligine baslamis. Turkiye'ye bir kac defa gidip gelmis, bizdeki haberleri takip ediyor. Arada bazi bakanlarin ne yaptigini soracak kadar detay biliyor.Omar´la Honduras´ta karsilastik, Maya tarihini cok iyi biliyor, yandaki resimde de Mayalarin futbol-basketbol karisimi oyunda kullandiklari 4 kiloluk kaucuk topu deniyor.

-Omar, sence hayattaki en onemli uc sey nedir?

Aile. Ama cocuklu aile. Yani bir cocuk yetistirmek. Istersen aile yerine cocuk diyeyim. Henuz 1.5 yasinda bir kizim var, onunla vakit gecirmek en sevdigim sey. Eskiden karim onemliydi ama simdi kizim bir numara.

Mutlu oldugun isi yapman. Sabah kalktiginda ise gidecegim diye heyecanlanmiyorsan yanlis istesin. Bende senelerce projelerde calistim ama sonra isimden dolayi mutlu olmadigimi farkina vardim. Degisik insanlari gorup gezmeyi seviyorum. Yaptigim is hep masa basi idi, yazilim proje yoneticiligi iste. Iki aydan beri rehberlik yapiyorum, aslinda rehberlik daha zor is hele israillilerle, devamli bir sey istiyorlar. Ama beni mutlu ediyor. Devam edecegim.

-Demin kizimla vakit gecirmek cok onemli diyordun, rehberlikte ise uzun sureler boyunca yolda olmayacak misin?

Yolda oldugum sureyi kendim ayarlayabilirim. Hem kizimi sevmem hem de sevdigim isi yapmam mumkun bence ikisi ayni anda olabilir, ayri seyler degiller.

Ve ucuncu en onemli nokta ise kendine guven. Kendine guven cok onemli. Hayat firsatlarla dolu arada uzerine atlamayi bilmek lazim. Hep kenardan seyrederek hayatini geciren bir suru insan var. Kendine biraz guvenin varsa cok farkli bir hayatin olabilir.

-Su ana kadar ogrendigin en onemli sey nedir hayatta?

Neyin onemli olduguna karar vermek onemli degil, ogrendigini uygulamak onemli. Istedigin kadar planla, uygulamazsan hicbir degeri yok. Cevremde mutsuz bir suru insan var, kendilerini neyin mutlu edebilecegini cok iyi biliyorlar ama uygulamiyorlar. Korkuyorlar. Kendilerine guvenleri yok.

Yoldan portreler: 42 senelik proje yoneticisi Brian







Brian , 67 yasinda, ABD`li, insaat proje yoneticisi, uc + bir cocuk babasi ( bu demek? asagida). Her sene iki ay mutlaka kendi icin seyahat ediyor. Brian ile Honduras'ta otobus beklerken karsilastik, otellerimizin ayni oldugu ortaya cikti. Iki gun boyunca havadan sudan baslayip derin konulara ve lanetli proje kavramlarina kadar indik. Brian kendi deyimiyle bir dinazor: tam 42 senelik proje yoneticisi. Bende 15 calisma yilimin cogunu proje yonetiminde gecirdigim icin konusacak cok konu cikti. Brian'in anlatacak cok seyi varmis ama yerimiz dar, buraya ancak bu kadar sigdi. Brian'in hayati tam film, hemde senaryo cok surprizli. Bakin Brian neler anlatacak bize.


-Brian, hayatta en onemli uc sey nedir?


Birincisi aile. Ikincisi isin. Ucuncusu yasarken eglenmeyi unutmamak cunku hersey bir saniyede degisir.


-Biraz acar misin?


Aileyi acmaya gerek yok. Senin kanin, sana ne olursa olsun deger veren insanlara sende zaman ayiracaksin. Ihmal etmeyeceksin.


Ise gelince; isimi sevmem onemli degil ama iyi yapmak zorundayim. Bu benim hayata katkim. Bir seyi digerlerine gore daha iyi yapmaliyim ki bana gelsinler. Bana gelenleri de ben mutlu edebileyim. Ben yaptigim isin sonucunu sevmiyorum, yaptigim alisveris merkezleri kurmak. Anlamsiz yapilar. Ama yapiyi kurma surecini seviyorum. Yapiyi kurarken herkesin bana gelmesini seviyorum, bana kendimi iyi hissettiriyor. Is bunun icin onemli.


Ucuncusu ise yasarken eglenmek gerek, cunku bir dakika sonra ne olacaginin garantisi yok. Benim hayatim hic beklenmedik donuslerle ve aniden gelen kotu olaylarla dolu. Bunun icin su anin daha iyi degerlendirmeye calisiyorum.


Universite yillarimda cok iyi bir kosucu idim. Okul takiminda idim, bir de eyalet sampiyonu oldum. Olimpik secmelere hazirlaniyordum ve iyiydim. Gece calistigim yerden eve bisikletle donerken br araba bana carpti ve kosuculuk hayatoim orada sona erdi. Bugun bile hafif aksamamin sebebi neredeyse yarim asir onceki bu olay. Hadi bir kez araba carpti, bi daha carpar mi? 16 sene once sarhos bir kamyon surucusu arabami parcaladi, icinden mucizevi bir sekilde sag ciktim. 5 hafta yogun bakimda kaldim. Kendimi bir senede zor toparladim. Bu olay onceden gorulebilir mi? Devami da var. Olaydan 7 sene sonra hastaneden bir telefon aldim, “ sizin hastanemizde kaldiginiz donemde kan verilen bazi hastalarimiza HIV'li kan verimis olma olasiligi var, lutfen muayene icin gelin” dediler. Kan test sonuclari gelene kadar uyuyamadim. Sonunda HIV cikmadi ama Hepatit C cikti. Hem de ilerlemis. Nereden bilebilirsin ki? Neyse kontrol altina alindi. Hastane ile anlasma yaptik, orasi baska bir hikaye.


Ben uc kere evlendim, ilk evliligimi yaptigimda 20 yasinda idim. Cocuktuk ikimizde. Tuttuk bir cocuk daha yaptik. Yurumedi evliligimiz cocuk bir yasinda iken ayrilma karari aldik. Sonra eski esim 6 ay sonra bana geldi ve “ iyi anlastigim biriyle evlenmek uzereyim, senden cocugumuzun vekaletini evlenecegim adama vermeni istiyorum” dedi. Yapmayabilirdim. ABD'de boyle bir durumda eski nufus kutukleri yokedilir ve cocuk gercek babasini asla bilmeyebilir. Kabul ettim. 45 yil sonra hergun pismanim. Uc kiz cocugu buyuttum ama ilkini sadece bir sene gordum, gitti. Dort cocugumun oldugunu bir tek ben biliyorum, herkes uc saniyor. Hata bir anda yapilabilir ve omrun boyunca cekebilirsin. Halen cekiyorum.


Ikinci esimle cogu zaman iyi anlastik, uc cocuk yaptik ve neredeyse 30 sene evli kaldik. Gerci yirminci seneden sonra ayni evde yasayan iki yabanci gibiydik ama butun cocuklari universiteye gonderdik. Sonra ayrldik, simdi baska bir kadinla evli. Evet, baska bir kadin. Uc cocugumun annesi. Hicbir seyin hicbir zaman garantisi yok, ona gore hareket etmek lazim.


-Peki bu hayatta ogrendigin en onemli sey ne oldu?


Ucuncu ile ayni. Hayattan her an zevk almak lazim, bir dakika sonrasinda ne olacaginin garantisi asla yok. Asla.









Iguazu Hazretlerini Takdimimdir. (Arjantin , Brezilya)

Bazi seyleri anlatmak zor, yanina gitmek lazim. Iguazu selalari oyle bir sey. Insan gidip uzaktan gorunce once cenesi acik kalmali, sonra yanina gidince sicrayan sulardan siriksiklam olmali, caglayanlarin gurultusunden yanindakinin ne dedigini anlayamamali. Iguazu hazretleri bunlarin hepsini sagliyor. Nasil saglamasinki Iguazu selaleri 2.7 kilometre genisliginde 275 ayri selalenin 40 m. ila 84 m. yukseklikten akmasi ile olusuyor. Seyir eyle gozum, hem Arjantin hem Brezilya sinirindan.

Iguazu hazretlerine saygimizi sunduk, yine yollanma zamandir. Salta da goruselim.

¨Bizde heryol var abi¨sehri : Ciudad del Este ( Paraguay)

Ciudad del Este yani ¨dogudaki sehir¨, bundan 51 sene once bir vergisiz bolge olarak kurulmus. Bugun sehrin nufusu 350bini bulmus. Cografi olarak Arjantin, Brezilya ve Paraguay sinirinin bulustugu noktada. Vergisiz olarak mal satildigi icin Brezilyalilar ve Arjantinlilerin akinina ugruyor, sehre giris cikista herhangi bir pasaport kontrolu yok. Sadece cikista Brezilya tarafinda arada bir gumruk kontrolu var. Sokaklar bedava mal bulmus gibi cilgin bir alisveris histerisine kapilmis kalabaliklar tarafindan teslim alinmis durumda. Sikiysa bir alisveris merkezide soyle bir etrafa bakinayim diye durun, kafaniza yaninizdan gecen amcanin tasidigi 25 araba teybinden biri duser, ya da yasli teyzenin surukledigi 10 battaniyelik torba sizide alir gider, bilgisayar kacakciligi yapanlarin tuttugu tepeleme mal tasiyan hamallar bi omuzda sizi iki kat asagi atar valla. En iyisi mi bu sehirde hareketsiz durmayin, haddi hadiii alisevriseeee. Herkes gibi delirin! Bu sehirdeki kayitsiz ticaretin Paraguay ekonomisinin 5-6 kati oldugu dusunuluyor. Sokaklarda hir dolasin sizde anlayacaksiniz ki, daha fazla bile olabilir. Burasi ticaretin sehri, Paraguay ancak bu sehirden sonra PARA guay olmustur.


Gecen yazimda madem Lubnan yakin bir ugrayayim dedim. Buenos Aires e en yakin Lubnan Paraguay da. Hoppala demeyin, bir kere Lubnalilar her yerdeler. Hatta Lubnan disinda yasayanlarin sayisi Lubnan da yasayanlardan daha fazla. Afrika da gordugum pek gelismemis ulkelerin ticaretinde Lubnanlilar Hintli ve Cinlilerle birlikte soz sahibi olmuslardir. Mesela Nijerya da tahminen 1.2 milyon Lubnan asillinin yasadigi saniliyor (135 milyon nufus icinde kaynayip giderler). Eee bir sehirde ticaret olurda koku Finikelilere dayali ticaret uzmani Lubnanlilar olmaz mi? Kanbersiz dugun oluyor mu? Olmazzzzzz.




Bir onceki musteri ile Ingilizce konustugunu duydugum saticiya soruyorum.
¨Amma da cok nargile var burada, satislar iyi mi?¨
¨Idare eder. Nerelerdensin?¨
¨Turkiye.¨
¨Ooo ne guzel, biz de Lubnanliyiz¨
¨Nargile isi ondan yani¨
¨Nargile yan is. Esas tutun satariz butun Guney Amerikaýa
¨Kim aliyor, nargile tutununu Guney Amerika´da?¨
¨Burada cok ortadogulu var, alirlar.¨
¨Hem tutun olmazsa, nargile var, o da olmazsa, baska bir sey satariz¨
¨Ne satarsin?¨
¨Ne alirlarsa.¨
¨Ne mesela?¨
¨Parayi ver, burada herseyi buluruz¨
¨Herseyi mi?
¨Bu dunyada varsa, burada var¨

Lubnanli Salim´le konusmamiz baska bir musteri gelen kadar surdu. Ciudad del Este cok buyuk, cok karisik bir alisveris merkezi. Caddelerde dumandan, sicaktan, trafikten, acelesi olan insanlardan, saticilardan kurtulup soyle iki adim atmak mumkun degil. Madem degil, zevkini surelim. Beni kolumdan cekistirip deri sapka satmaya calisan adamin sapkalarini deniyorum, hazir corba satmaya calisana ne yapacam bilemiyorum, uzerinde kaplan ve Rocky desenleri olan donlardan almayi nedense reddediyorum, testereyi alsam sonra ucakta ne yapacam sorunu var geciyorum, battaniye herkese lazim ustelik uzerinde fil resmi var -yerli hayvanda degil ama- ama simdi cantama sigmaz, matkap iyi bir sey ama kaldigim yerdeki amcaya versem binayi kesin yikar bir tek keserle her tarafi civiyle doldurmus hint fakiri gibi otelde dolasiyoruz - ama gormesin-, para sayma makinasi tabi her eve lazim ama kaldirimda satmanin alemi ne? Sokaktan kurtulup buranin gelirinin ana kismini getiren elektronik magazalarinin oldugu pasajlardan birine giriyorum. Cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart, cart... Sehrin marsi olsa sadece koli bandi acma sesi olurdu herhalde. Birileri bilgisayar kartlari aliyor, paketleri cart acip, ufak kopuklu malzeme ile kaplayip, cart bantliyor. Devamli cart, cart, cart. Pink Floydún Money sarkisinda ufak bir degisiklik ile para sesini koli bandi sesi degistiriyorum, iste sehrin marsi hazir.

Televizyonda Hizbullah lideri konusuyor, gectigim hangi dukkanlarin Lubnanlilara ait oldugunu test etmek icin bicilmis kaftan. Butun Lubnanlilar mac izler gibi pur dikkat televizyona bakmakta, diger milletler ki bayagi bir Tayvan, Kore, Iran nufusu daha var, kendi hallerinde. Su anda burasi Lubnan´da bir mahalle gibi. Bizde mahalle lokantasina girelim, onden mercimek corbasi arkadan Shwarma ( doner) yiyelim, en azindan Guney Amerika´nin Lubnani na geldik, bi ise yarasin, bi testere bile alamadan donuyorum bak Arjantine. Madem ki testere alamadim bende gidip kendimi barajda teskin ederim ( niyeyse): dunyanin en buyuk baraji da Ciudad del Este ye iki adim: Itaipu baraji. Kurulu gucu 12.6 milyon Kwh. Bu gucun ne demek oldugunu bilenler cussshhh deve yaparken ben sadece cok ama cok ampul yakabilecegini hesaplayabildim iste. Burada uretilen elektrigin %95 ini Brezilya kullaniyor, geri kalan Paraguay a fazla bile geliyor. Baraj golunun ziyaretci merkezinden saat basi turlar kalkiyor, Ispanyolca tabi.

Neyse yarin hazretleri Iguazu´nun huzuruna cikacagim, yuruyus uzun, gidip dinlenmeli. ve belkide virgul kullanmayi bi daha hatirlamali ¨dahi¨ anlamindaki de ler, garip imlalar , imlayamamalar, bugun sucu klavyeye atmali, evet oyle yapmali, klvaye yaptiii, hatta onuda duzgun yazmali, k-l-a-v-y-e. Herkese hormetler,

Bir tatli huzur almaya geldim ben Colonia´dan (Uruguay)


Buenos Aires'te uc gun fazla mesai yapip dolasmanin dozunu biraz kacirinca insan biraz rahatlayip dinlenecegi bir mekan ariyor. Buenos Aires'te olunca fazla aranmaya gerek yok: Colonia del Sacramento, deniz otobusuyle Buneos Aires'e sadece 1 saat uzaklikta olan ve Istanbul'dan Buyukada'ya gitme etkisinin aynisini yasatan kucuk bir sehir. Ispanyollarin burada Sacramento adindaki koloniyi yani Colonia del Sacramento'yu kurmalarindaki amac nehrin agzini kontrol etmekmis. Portekiz, Ingiliz, Hollanda ve Ispanyollar arasinda pin pon topu gibi el degistiren yerlesim birimi sonunda tamamen Ispanyol yonetimi altina girmis ve uzun bir sure oyle kalmis.

Colonia, Uruguay'da ama pasaport ve gumruk islemleri daha cok formaliteden ibaret. Pasaportunuzu Arjantin'li gumruk memuruna verdiginizde o yildirim hiziyla imzalayip Uruguayli meslektasina veriyor. O da damgalayinca Buenos Aires'teki gemi bekleme salonunda resmen Uruguay'a girmis oluyorsunuz.
Colonia'nin eski sehri Unesco Dunya Mirasi listesinde ve gercekten hos bir sey. Bir Akdeniz kiyi kasabasinda ne gormeyi bekliyorsaniz burada da karsiniza cikiyor. Sonra deniz kenarinda bir acik hava lokantasi, sonra balik, sonra... hayir burada raki yok. Sarap uyar mi?

Kaplumbaga hiziyla dolastigim Colonia insana huzur veren hic acelesi olmayan bir sehir. Hic aceleleri olmadigi kullandiklari 50 senelik?? modellerden belli degil mi? Sehrin saginda solunda antika araclar gormek mumkun ama bunun disinda halen gunluk kullanimda olan o kadar cok eski arac var ki






























Bu sayfadaki resimleri duzene sokma girisimim dorttur geri puskurtuldu, pes o zaman. Fotolarin yerlesimi bilgisayarin keyfine gore, basalim gorelim bakalim. Buenos Aires'tende ayrilma zamani geldi. Diyorum ki hazir yakindayken Lubnan'a bir ugrasam mi?

San Telmo´da Pazar Ogleden Sonra Kucuk Bir Yuruyus ( Arjantin )

Buenos Aires`in biz Turklere tanidik gelen bir havasi var. Sehrin duzenli parklari, lokantalari, gec saatlere kadar acik eglence yerleri kadar kesmekesligi, insani biraz yormasi ve trafiginin kotulugu de bize yakin geliyor. Keyif yapilacak yerlerinin fazla olmasi sehri yasanilasi bir mekan yapiyor. Buenos Aires`i anlatmak yerine sehrin bir semtinde Pazar ogleden sonrasi beraber yuruyuse cikalim istedim. Bakalim neler varmis.

Once sehirde soyle bir yerimizi bulalim. Buenos Aires merkezi bes alti buyuk mahalleden olusuyor, her mahallenin kendine ozgu bir karakteri var. Deniz kenarindan baslayalim. Puerto Madero mahallesi 10 sene oncesine kadar izbelikmis. Sonra devlet el atip izbelik olan deniz kenarindaki depolar yenileyerek lokanta, kafe, ev ve alisveris merkezlerine cevirtmis. Liman ve cevresi aksamlari agzina kadar doluyor. Keyifli bir mekan, yeni acilacak bolumleri ile daha da populer olacak gorunuyor. Darisi bizim Tophane´nin basina. Puerto Madero´nun hemen kuzeyi sehir merkezi ve alisveris + is merkezleri ile dolu. Merkezin dogu kisminda Recoleta ve Palermo mahalleleri var. Bu ikisi genel olarak gelir duzeyi yuksek kesimin oturdugu yerler. Merkezin hemen batisinda San Telmo var. Burada geliri biraz daha dusuk bir kesim yasiyor, diger ikisi kadar bakimli bir mahalle degil. Iyice batiya dogru La Boca mahallesi, iscilerin ve gocmenlerin oturdugu bir bolge. Issizligin yuksek oldugu bu bolge geceleri pek tekin degil. Bugun dolasacagimiz San Telmo hafta arasi eglenmek isteyenlerle pazar gunleri ise antika, resim, el sanatlari vb seyler almak isteyenlerle doluyor.

Evet, baslayalim yurumeye, su anda Plaza Lezama´dayiz. La Boca mahallesinin hemen sinirindaki Plaza Lezama´da el sanatlarini sergileyenlerle dolu. Ama bunlari kalitesi pek iyi degil: kendilerine daha cok insanin gectigi Defensa caddesinde yer bulamayanlar bu en uctaki parka itilmisler.

Plaza Lezama`dan Plaza Derrago`ya giden yol resim galerileri ve tasarim giysiler satan magazalar ve bu gun icin tezgah acan dericilerle dolu.

Koprunun altindan gecince birden karsimiza cok daha buyuk bir insan kalabaligi cikiyor. Pazarlari kurulan San Telmo pazari esas Plaza Derrago´dan basliyor ve biz tam girisindeyiz. Ne mi goruyoruz. Eeee, Buenos Aires`teyiz. Biraz tango seyredelim.
Tango sarmadi mi? Az ileride caz yapanlara ugrayalim o halde.

Ama arada tezgahlardaki onlarca ufak tefek seye goz atmayi da ihmal etmeyelim.
Defensa, Derrago meydanindan Cumhurbaskanligi sarayinin oldugu Plaza de Mayoýa kadar uzanan yaklasik 1 kmlik bir cadde. Derrago´dan Defensa`ya girince daha fazla muzik bizi karsiliyor.

ve daha fazla muzik.
Tamam, arkada muzik calarken resimlere de bakabiliriz.

Cok sayida ressam resimlerini kaldirimlarda sergileyor.


Simdi tasimasi zor olur diye resim satin almak istemediginiz, sise isteyen?


Sise istemiyor musunuz, gramafon var...

Kuklalar var, bu antika hemde. Biraz korkutucu gozukmuyor mu size de?

Arjantin´de bizdeki cay kadar cok tuketilen mate`nin takimlarida bu caddede satista.

Bir sey almadiniz mi? Olsun, daha fazla muzik dinleyelim, biraz daha fazla tezgahlara bakalim.
Bu caddede muzik her yerde. Bosuna ugrasmayin, kacamazsiniz, arkanizdan kovalarlar valla :)

Aaa, saga sola bakarken butun ogleden sonra gecmis ve biz de Defensa`nin sonuna varmisiz bile. Bu sakin gezinin ustune daha da sakin bir gezi yapalim mi? Agir agir zaman gecirecegimiz Buenos Aires`in Buyukadasi diyebilecegimiz Colonia del Sacramento`ya ugrayacagiz. Gorusmek uzere...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...